Düzenli bir adet döngüsü sırasında, vücudunuz rahminizin iç tabakası dökülür. Bu, adet kanının oluşmasını sağlar. Bu kan rahminizden serviksteki küçük açıklıktan vajinanıza oradan da dışarı akar.

Endometriozisin kesin nedeni bilinmemektedir ve hiçbir teori bilimsel olarak kanıtlanmamış olmasına rağmen, nedene ilişkin birkaç teori vardır.

Bunlar;

1. Endometriozisin retrograd menstrüasyon adı verilen bir süreç nedeniyle ortaya çıkmasıdır. Bu, adet kanı vücudunuzu vajinadan terk etmek yerine fallop tüplerinizden pelvik boşluğunuza geri aktığında olur.
2. Başka bir teori, hormonların uterus dışındaki hücreleri, endometriyal hücreler olarak bilinen uterusun içini kaplayan hücrelere benzer hücrelere dönüştürmesidir.
3. Karnınızındaki bazı küçük alanların endometriyal dokuya dönüşmesi durumunda endometriozisin ortaya çıkabileceğine inanılıyor. Bu, karnınızdaki hücrelerin şekil değiştirebilen ve endometriyal hücreler gibi davranabilen embriyonik hücrelerden büyümesi nedeniyle olabilir. Bu yer değiştirmiş endometriyal hücreler, pelvik duvarlarınızda ve mesane (idrar torbası), yumurtalıklar ve rektum gibi pelvik organlarınızın yüzeylerinde olabilir. Döngünüzün hormonlarına yanıt olarak adet döngünüz boyunca büyümeye, kalınlaşmaya ve kanamaya devam ederler.
4. Menstrüel kanın, sezaryen doğum gibi cerrahi bir yara izi yoluyla pelvik boşluğa sızması da mümkündür.
5. Başka bir teori, endometriyal hücrelerin lenfatik sistem yoluyla uterustan taşınmasıdır. Yine başka bir teori, bunun hatalı endometriyal hücreleri yok etmeyen hatalı bir bağışıklık sisteminden kaynaklanabileceğini iddia ediyor.
6. Bazıları endometriozisin, ergenlik hormonlarına yanıt vermeye başlayan yanlış yerleştirilmiş hücre dokusu ile fetal dönemde başlayabileceğine inanıyor. Buna Mullerian teorisi denir. Endometriozisin gelişimi, genetik ve hatta çevresel toksinlerle de bağlantılı olabilir.